TR
BAĞIŞ YAP
TÜRK LİRASI

Oruç Nedir? Orucun Faydaları ve Farzları

Oruç Nedir? Orucun Faydaları ve Farzları
Oruç ne demek? Orucun insan sağlığına faydaları, çeşitleri, anlamı ve faziletleri hakkında her şeyi öğrenin. Oruç tutmanın sevabı nedir?

Paylaşmanın ve bereketin en güzel zaman dilimlerinin yaşandığı Ramazan-ı Şerif ayında da yücelen ve yükselen tek şey Müminlerin kuvvetli bağları ve kardeşliktir. Ramazan'ın maddi (sağlık yönünden faydaları) ve manevi faydaları saymakla bitmez. Oruç tutmanın faydaları bir insanın hayattaki yaşam kalitesini artıran yıllık en önemli hallerden biridir. Bir Müslüman, oruç ne demek ve orucun farzları anlamında net bir bilgiye sahip olması önemlidir.

Oruç Nedir?

Oruç, onbir ayın sultanı olarak her yıl bir ay boyunca imsak ile akşam vakitleri arasında hiçbir şey yiyip, içmeden yerine getirdiğimiz farz bir ibadettir. Ramazan ayında oruç tutmanın faydaları maddi ve manevi olarak ayrılır. İnsan vücudundaki tüm organlar oruç sayesinde adeta yenilenmeye uğrar. Oruç faydaları saymakla bitmez özellikle karaciğer, mide ve bağırsaklar dinlenir. 

Oruç sırasında vücutta depo edilmiş besin maddeleri harcanır, sonradan bunların yerine yenileri gelir, böylece vücutta bir yenilenme olur. Manevi olarak ise ahlak güzelleşir, merhamet ve yardım duyguları gelişir. İnsan sabırlı olmayı öğrenir, kötü düşüncelerden ve çirkin davranışlardan uzaklaşır. Oruç için niyet dahi gece sahura kalkılması ile rahmet ve bereketi beraberinde getirir.

Ramazan ve Oruç Nedir?

Oruç nedir diye detaylı baktığımızda, ibadet niyetiyle tan yerinin ağarmasından, güneş batıncaya kadar, yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak demektir. Allah-u Teala Bakara Suresi, 183 ve 184. Ayette mealen şöyle buyurur; “Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde oruç yazıldı. İçinizden hasta veya yolcu olan, başka günlerden sayısınca tutar. Orucu tutmakta zorlananlar için bir yoksulun (günlük) yiyeceği kadar fidye yeterlidir. Bir iyiliği mecbur olmadan yapan için bu (yaptığı) iyidir. Ama orucu tutmanız –bilirseniz– sizin için daha hayırlıdır.” Orucun anlamı Allah-u Teala'nın ayetleri ile kulların anlaması ve yerine getirmesi gereken en önemli ibadetlerden biridir.

Oruç Nedir ve Orucun Faydaları Nelerdir – İDDEF (2)

Oruç Çeşitleri Nelerdir?

İslamiyet'te oruç bedenen aç kalınması, aynı zamanda da fiziki ve ruhen günahlara kapalı kalınmasıyla Allah-u Teala'nın rızasını kazanmak için ibadet halinde olmaktır. Peki, oruç çeşitleri nelerdir? Orucun farzları hangileridir? Yıl boyunca çeşitli dini günler ve kıymetli zaman dilimlerinden geçeriz. Dolayısıyla oruç çeşitleri farz, vacip, mekruh ve nafile olarak ayrılmakla beraber 4 tane oruç çeşitleri karşımıza çıkar. Mümin bu oruçlardan bazılarını farz ibadet olarak tutmak zorundadır. 

Oruçlar 4 kısma ayrılmaktadır. Farz olan, vacip olan, nafile olan ve mekruh olan oruçlar vardır. Oruç çeşitleri ve anlamları olarak baktığımızda farz olan oruç da yine kendi içeresinde iki çeşide ayrılmaktadır. Oruç farzları olarak bunlardan birisi muayyen vakitteki yani Ramazan-ı Şerif'teki oruçtur, diğeri ise muayyen olmayan vakitte (Ramazan'ın kazası) farz olan oruçtur. Dolayısıyla bir kimsenin Ramazan'ın kazasını yapması farzdır ancak ölene kadar vakti vardır. 

Oruç ne zaman farz kılındı? sorusuna cevap olarak ise şunu söyleyebiliriz: zorunlu ibadet olan Ramazan orucu, Hicret'in ikinci yılının Şaban ayında (Şubat, 624) tüm Müslümanlara farz kılındı. İkincisi ise vacip olan oruçlardır. Bunlar adak olarak adanan oruçlardır. Bunlar da kendi içerisinde ikiye ayrılır. Birincisi muayyen bir günde adanan oruç, ikincisi ise mutlak olarak adanan oruçtur. Dolayısıyla muayyen olarak adanan orucun kesinlikle o gün tutulması gerekmektedir. Aksi takdirde kişi sözünü tutmayarak günah işlemiştir. Fakat mutlak olarak adanan orucu ise yine ölene kadar vakti vardır.

Kişi dilediği vakit içerisinde bu orucu tutabilir. Nafile olan oruçlar Pazartesi ve Perşembe günü tutulan oruçlardır. Bunlar Peygamber Efendimiz'den (S.A.V) sahih hadis-i şerif olarak aktarılmıştır. Mekruh olan oruçlar ise, tahrimen mekruh ve tenzihen mekruh olarak ayırabiliriz. Tahrimen mekruh Ramazan Bayramının birinci günü ile Kurban Bayramının bir, iki ve üçüncü günü tutulan oruçtur. Tenzihen mekruh ise kişiyi güç olarak zafiyete düşürecek tüm oruçlardır. 

Oruç Kimlere Farzdır?

Oruç tutacak kişide aranan temel şartlar Müslüman, akıllı ve ergenlik çağına ulaşmış olmasıdır. Buna göre, bir kimsenin Ramazan ayında oruç tutmasının farz olması için öncelikle Müslüman ve âkil-bâliğ olması gerekir. Sağlıklı ve oruç tutabilecek kişiye oruç farzdır.

2025 Oruç Ne Zaman Başlar?

28 Şubat 2025 Cuma akşamı ilk teravih kılınmasının ardından Ramazan başlamış olur. 2025 yılı için tüm dini günler listesini incelediğimizde özellikle en çok dikkat edilen Ramazan-ı Şerif ayıdır. Çünkü tüm ayların en güzeli, Onbir ayın sultanı olarak nitelenen Ramazan 2025 yılında 1 Mart Cumartesi günü başlar. Yani oruçlu olduğumuz gündür. 1 Mart Cumartesi gecesi (Cuma'yı Cumartesi'ye bağlayan gece) imsak vaktine kadar sahur yaparız, oruç niyetleniriz ve Cumartesi günü ilk orucumuzu tutmuş oluruz. 30 Mart 2025 Pazar günü ise Ramazan Bayramının birinci günüdür. 

Orucun Faydaları Nelerdir?

Orucun faydaları üzerine birçok Hadis-i Şerif bulunmakla birlikte oruç, bilimsel araştırmalara konu oluyor. Peki hem hadislerle, hem geleneksel tıp hem de modern tıp ile oruç tutmanın faydaları nedir? Peygamber Efendimiz’in (S.A.V) ‘Oruç tutunuz ki, sıhhat bulasınız’ ve ‘Her şeyin bir temizleyeni (zekatı) vardır, bedenin temizleyeni (zekatı) oruçtur’ buyurduğu gibi, bilimsel araştırmalarla da ortaya çıkan orucun faydaları nelerdir? 

Oruç, sadece dini bir ibadet olmanın ötesinde, insan sağlığı üzerinde birçok olumlu etkiye sahiptir. Oruç, sabrı ve öz disiplini artırarak ruhsal dengeyi güçlendirdiği gibi, stres seviyesini azaltır ve ruh halini iyileştirir. Yani ruhsal ve psikolojik sağlığa olumlu katkı yapar. Bu saydıklarımız kişinin manevi yönlerini destekler. Elbette ki maddi diyebileceğimiz vücudun tüm organlarını dinlendirir ve organlara iyi gelir.

Özetle, oruç hem fiziksel hem de ruhsal sağlık için önemli faydalar sunan bir ibadettir. Bilinçli ve sağlıklı bir şekilde uygulandığında, birçok hastalığa karşı koruyucu rol oynar.

Orucun İnsan Sağlığına Faydaları

Orucun insan sağlığına olan faydalarını şöyle sıralayabiliriz:

Kalp yağlanmasını engeller

Metabolizmayı hızlandırır ve sindirim sistemini dinlendirir

Bağışıklık sistemini geliştirir

Karaciğer ve böbrekteki toksinleri temizler

Vücuttan toksin etkili kimyasalların atılmasını sağlar ve böylece birçok hastalık iyileşir. 

Hücresel onarım mekanizmalarını tetikleyerek yaşlanma sürecini yavaşlatır. Yani yaşlanma gecikir, ömür uzar.

Yapılan bilimsel araştırmalar, orucun hücreleri koruyarak kanser riskini azaltabileceğini göstermektedir.

Oruçla birlikte beyinde özel bir hormonun salgılandığı ve bu hormonun beyin hücrelerini gençleştirme, tedavi etme etkileri de bilimsel çalışmayla ortaya koyulmuştur.

Oruç tutmanın daha sayılamayacak onlarca fiziki ve ruhsal yönden olumlu etkileri bulunmaktadır.

Orucun Faziletleri Nelerdir?

İnsan vücuduna birçok manevi faydası bulunan oruç neden tutulur? Oruç faziletleri yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in nazil olmaya başlaması, bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi ve oruç ibadetimiz Ramazan-ı Şerif ayı içindedir. İnfak, yardımlaşma ve paylaşma adına eşsiz bir fırsat olan Ramazan, Allah Teala’nın gündüzlerinde orucu farz, gecelerinde ise teravihi nafile ibaret kıldığı mübarek bir aydır. Bu ayın faziletleri çok kıymetli olmakla birlikte bu ayda işlenen hayrın başka zamanlarda bir farzı yerine getiren kimse gibi sevap kazandığı, bir farzı edenin de, başka aylarda yetmiş farzı yerine getirmiş gibi sevap aldığı bilinir. 

Oruç tutmanın sevabı çok büyüktür. Yani Ramazan ayı sabır ve sevap ayıdır. Sevap ve sabrın mükafatı ise ahirette sunulacak en güzel azıkla birlikte cennettir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) oruç ve iftar faziletiyle ilgili “Bu ayda bir oruçluyu iftar ettirir, akşamleyin yemek yedirtirse, kendi günahlarının mağfiret edilmesine sebep olur” buyurmuştur. 

Oruç tutmanın fazileti farz ve büyük ecirler taşır. Bir Hadis-i Şerif’te ise şöyle buyrulur: “Kim Ramazan ayının faziletine inanarak ve alacağı mükafatı Allah’tan umarak orucunu tutar, namazlarını kılarsa anasından doğduğu gün gibi günahlardan kurtulur.”

hurma-Oruç Nedir ve Orucun Faydaları

Orucun Farzları Nelerdir?

İslam'ın şartları sırasıyla; şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, oruç tutmak ve hacca gitmektir. Yani oruç başlı başına farz bir ibadettir ve sağlıklı her Müslüman'ın yerine getirmesi gereken bir şarttır. 

Peki, orucun farzları var mıdır? Oruç tutmaya başlarken ve oruç tutarken yerine getirmemiz gereken önemli tutum ve davranışlar vardır. Bunlar orucun temel gereksinimleri yani farzladır. Birincisi niyet farzıdır. Oruç tutacak kişinin kalben veya dil ile niyet etmesi gerekir. Ramazan, nezri muayyen (adaktır, nezrim olsun, bir gün oruç tutayım denilmesidir), nafile olan oruçların niyeti illa da imsak vaktine olmaya kadar değil, bilakis kuşluk vaktine kadar geciktirilmesi sahih kabul edilir. Ancak imsak vaktine kadar illa da niyetin yapılması gereken oruçlar kaza ve kefaret oruçlarıdır. Kaza ve kefaret orucu tutan kişiler eğer niyetlerini imsak vaktine kadar yapmamışlar ise o gün tutacakları oruç kaza değil nafile olarak kabul edilir. Peki, kuşluk vakti nedir? İmsak vaktinden güneş batımı saatini hesaplayıp örneğin 18 saat bunu ikiye böldüğümüzde ise 9 saat kalır. İmsak saatinin üstüne 9 saat eklediğimizde kaba kuşluk vaktidir. 

İkincisi imsak vaktiyle birlikte oruç tutulmaya başlanması ve iftar vaktine kadar kurallara uyulmasıdır. İmsak vaktinden iftar vaktine (güneş batana) kadar orucu bozacak hal ve davranışlara dikkat edilmelidir. Fecr-i sadık (imsak vakti) girdiğinde yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durulmalıdır. 

Bu şartlar orucu oruç yapan şartlardır. Bu şartlar yerine getirilmez ise oruç farz olarak tamamlanmamış olur. Yerine getirilir ise oruç Allah'ın izniyle doğru bir şekilde yerile getirilmiş olur.

Oruç Niyeti Nasıl Edilir?

Oruç tutmak için sahur yapan kişi sabah ezanı okunmadan yeme-içmeye son verdikten sonra oruç için niyet etmek işlemini ‘Allah’ım niyet ettim senin rızan için bugünkü Ramazan orucumu tutmaya’ diyerek yapar ve oruç tutmaya başlar. Oruç niyeti böyledir ama burada önemli olan ise niyettir ve dil ise kalpteki niyetin beyanıdır. Yani oruç tutacak kişi, hem içinden hem de dili ile niyet etmelidir. 

Ramazan orucu niyeti diye ayrı bir niyet sadece hangi orucu tutacaksanız onun ismini söylemenizdir. Oruç tutmaya akşam vaktinden sonra da niyet edilebildiği gibi, sahurdan sonra kabukuşluk yani zeval vaktinden (öğle zamanı) öncesine kadar niyet edilebilir. Öte yandan sahura kalkan kişi niyet etmeyi unutsa da oruca niyetlenmiş, oruç tutmuş sayılır.

Oruç Nedir ve Orucun Faydaları Nelerdir – İDDEF-3

Kimler Oruç Tutamaz?

Ramazan orucu tutmanın öncelikli olarak sağlık ve sıhhati yerinde olan insanın yerine getirmesi gereken farz bir ibadet olduğunu bilmemiz gerekiyor. Peki, genç ve sağlıklı bireylerin dışında kimler oruç tutamaz? Ergenlik çağına ulaşmamış, çok yaşlı, devamlı hastalığı olan (doktor uyarısı),hamile ve özel gündeki kadın ve yolcu olan kişiler oruç tutmak zorunda değildir. Ancak süreklilik gösteren hastalığı olan veya yaşlılıktan dolayı oruç tutamayanların dışındakiler oruçlarını daha sonra kaza ederler. 

Hastalığı sürekli olan ve yaşlılıktan dolayı oruç tutamayanlar ise oruç yerine verilen para olarak da bilinen fidye bağışında bulunurlar. Oruç parası ne kadar 2025? sorusu çokça sorulmakla birlikte oruç tutmak yerine fidye vermek durumunda olan kişiler Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2025 yılı için belirlediği 180 liralık fidye bedelini günlük olarak bağışlar. Yani Ramazan boyunca oruç tutamayan kişi günlük 180 liradan, bir aylık oruç fidyesi bağışı yaparak yoksulları doyurur. 2025 yılı Ramazan 29 gündür. 29x180: 5.220 TL yapar. 

Fitre ise (fıtır sadakası) Ramazan ayının herhangi bir vaktinde maddi durumu yerinde olan her Müslümanın yoksullara verdiği nisap miktarı olan bağıştır. Her yıl Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından asgari miktarı açıklanan fitre kişi başı olarak bağışladığı sadakadır. 2025 yılı için 180 TL olarak açıklanan fitreyi durumu iyi olan kişiler bu rakamın üzerinde bağış yapabilir.

Orucu Bozan Durumlar Neler?

Ramazan’da ve diğer zamanlarda tutulan oruçlar için orucu bozan durumlar vardır. Oruç bozan durumlar yeme-içme ve cinsel ilişki ile oluşur. Oruçlunun söz konusu yasak fiillerden uzak durması anlamındaki İmsak’ın ihlal edilmesiyle oruç bozulur. Oruçlu iken cinsel ilişkide bulunmak her iki taraf için de kaza ve kefâreti gerektirir. Meşru bir mazeret bulunmaksızın, gıda veya gıda hükmünde olan ya da yenilip içilmesi mutat bir şeyi bilerek yemek ve içmek Hanefilere göre kaza ve kefâreti gerektirir. Müslüman orucu bozan davranışlar sergilememeli ve oruç bozan haller yapmayarak sevabını büyütmelidir.


Siz de İhtiyaç Sahiplerinin Yüzünü Güldürün

Siz de ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürerek bugünlerine mutluluk, yarınlarına umut olabilirsiniz. Bağışlarınızı, "www.iddef.org" internet sitesi üzerinden online olarak, ilgili hesap numaralarına "FAST/EFT/havale" yoluyla, 0212 621 00 65 Çağrı Merkezi telefonundan ve Türkiye'nin çeşitli il ve ilçelerindeki temsilciliklerden detaylı bilgi alarak yapabilirsiniz. Ayrıca 130 lira ile bir kişiye iftar verebileceğiniz gibi, RAMAZAN yazıp 7230'a göndererek de 50 TL destek olabilirsiniz.

Oruç Çeşitleri ve Anlamları

Oruç, İslam'da hem farz hem vacip hem de nafile olarak çeşitli kategorilere ayrılmıştır. Ramazan orucu farzdır, adak orucu vaciptir, nafile oruçlar ise kişinin sevap kazanması için önerilen oruçlardır. Oruç çeşitleri ve anlamları farz, vacip, mekruh ve nafile olarak ayrılır. 

Farz Oruçlar

Farz oruçları, Ramazan, kaza ve kefaret olarak ayrılır. Ramazan orucu, Her sağlıklı Müslümanın, Ramazan ayında tutmakla yükümlü olduğu oruçtur. Kur’an-ı Kerim’de, Bakara Suresi 183 ve 184. ayette orucun farz olduğu bildirilmiştir.

"Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde oruç yazıldı. İçinizden hasta veya yolcu olan, başka günlerden sayısınca tutar. Orucu tutmakta zorlananlar için bir yoksulun (günlük) yiyeceği kadar fidye yeterlidir. Bir iyiliği mecbur olmadan yapan için bu (yaptığı) iyidir. Ama orucu tutmanız -bilirseniz- sizin için daha hayırlıdır."

Kaza oruçları, Ramazan ayında tutulamayan oruçların, daha sonra gününe gün tutularak telafi edilmesidir. Unutarak değil, bilinçli bir şekilde bozulmuş oruçlar da kaza edilmelidir.

Kefaret oruçları, Ramazan orucunu bile bile ve geçerli bir mazeret olmaksızın bozan kişiler için ceza olarak tutulması gereken oruçtur. Kefaret olarak peş peşe 60 gün oruç tutmak gerekir. Eğer kişi buna güç yetiremezse, 60 fakiri doyurmalıdır.

Vacip Oruçlar

Vacip oruçlar, farz kadar kesin olmamakla birlikte, tutulması gereken oruçlardır. Bir kişinin Allah-u Teala'ya bir adağı olması halinde tutması gereken oruçtur. Örneğin, "Şu işim olursa Allah rızası için 1 gün oruç tutacağım" şeklinde bir adakta bulunan kişi, bu orucu tutmakla yükümlüdür.

Bir Müslüman'ın dinen yükümlü olmadığı halde tutmayı adadığı orucun (nezir orucu) hükmü Hanefi mezhebine göre vacip olup hüküm sıralaması içinde farzdan bir kademe aşağıda yer alır. Nezir orucu belirli zamanlarda tutulması adanmışsa “muayyen vacip”, böyle değilse “gayr-i muayyen vacip” şeklinde anılır. Hanefiler’e göre vacip (adanmış) olan itikafta oruç tutulması vaciptir. 

Bir mümin bir nafile oruca başlarsa, artık onu tamamlaması vacip hale gelir. Yani başlanmış nafile orucun bozulması halinde kaza edilmesi gerekir. Ancak oruçluyken hastalık veya ciddi bir mazeret olursa bırakılabilir. Peki, nafile oruç tutmak için niyetlenen bir kimse, hayız olduğu olduğu için tutamazsa o orucun sevabını alabilir mi? Allah'ın izniyle şüphesiz alacaktır. Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: "Müminin niyeti amelinden daha faziletlidir." Amele riya karşıma ihtimali vardır ama niyete riya karışma ihtimali yoktur. Riya kalpte olan bir şeydir. 

Nafile Oruçlar

Farz veya vacip olmayan, sevap kazanmak amacıyla tutulan oruçlardır. Peygamber Efendimiz (S.A.V), belirli günlerde oruç tutmayı tavsiye etmiştir. 

Pazartesi ve Perşembe oruçları nafile namazlarının en bilinenleridir. Her bir haftanın 'Pazartesi' ve 'Perşembe' günlerini oruçlu geçirmek de müstehâb kabul edilmiştir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) "Allah beni Pazartesi günü getirdi. Allah bana peygamberliği Hira dağında Pazartesi günü verdi. Ben Medine'ye Pazartesi günü girdim. Hicreti Pazartesi günü yaptım. Bu gün benim için müjdelerle dolu bir gündür ve ben de teşekkür ediyorum" buyurmuştur.

Muharrem ayı oruçları çok faziletli bir nafile oruç dizilimidir. Muharrem ayının 9. ve 10. günleri veya 10. ve 11. günleri oruç tutulması tavsiye edilmiştir. 

Ramazan'dan sonra, Şevval ayında 6 gün oruç tutmak büyük sevaptır. Hadis-i şerifte, “Ramazan orucunu tutup ardından Şevval'den 6 gün oruç tutan kişi, bütün yılı oruçlu geçirmiş gibi olur.” (Müslim) buyrulmuştur. Ramazan Bayramı Şevval ayının 1. günüdür. 30 Mart 2025 Pazar, 1 Şevval 1446'dır. Ancak bayramda oruç tutmak mekruhtur. Ramazan bayramının bitiminden sonra Şevval oruçları tutulabilir. Örneğin; bu yıl 2 Nisan 2025 Çarşamba günü (4 Şevval 1446) başlanarak 6 gün oruç tutulabilir. Bu oruçlar 2 Nisan 2025 Çarşamba, 3 Nisan 2025 Perşembe, 4 Nisan Cuma, 5 Nisan Cumartesi, 6 Nisan Pazar ve 7 Nisan Pazartesi olarak tutulabilir.

Kurban Bayramı'ndan önceki ilk 9 gün oruç tutmak çok faziletlidir. Hazreti Peygamber’in, “Allah katında ibadet edilecek -sâlih amel işlenecek- günler içinde zilhiccenin ilk on gününden daha hayırlısı yoktur” (Buhârî, “Îdeyn”, 11; Tirmizî, “Śavm”, 52; Ebû Dâvûd, “Śavm”,6) “Allah katında zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha değerlisi yoktur; bugünlerde tesbihi çok yapın; tahmîdi, tehlîli ve tekbiri çok söyleyin” buyurduğu nakledilir. ( Abd b. Humeyd, Müsned, 1/257) Resûl-i Ekrem zilhiccenin ilk dokuz günü sürekli oruç tuttuğu için bu günlerde oruç tutmak müstehaptır. Yorgun düşmeleri ihtimali bulunan hacıların zilhiccenin sekizinci ve dokuzuncu günlerinde, özellikle vakfenin yapıldığı arefe gününde oruç tutmaları mekruh sayılmıştır.

Beyaz günler oruçları da nafile oruçlardandır. Eyyâm-ı Bîyd oruçları olarak bilinir. Hicri ayların 13., 14. ve 15. günleri oruç tutmak sünnettir.

Davut (a.s.) ıruçları da nafile oruçtur. Bir gün oruç tutup, bir gün tutmamak şeklinde yapılan oruçtur. Bu oruca söz konusu ismi bizzat Hz. Peygamber (s.a.s.) vermiş ve faziletini şöyle belirtmiştir: “En faziletli oruç Davud’un (a.s.) tuttuğu oruçtur; o bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı.” (Nesâî, Sıyâm, 76 [2388]; bkz. Buhârî, Ehâdîsü’l-enbiyâ, 38 [3420], Savm, 56 [1976]; Müslim, Sıyâm, 181 [1159]). Yine Hz. Peygamber (s.a.s), “Allah’ın en çok sevdiği oruç Dâvûd Peygamberin (a.s.) orucudur.” (Buhârî, Teheccüd, 7 [1131]; Müslim, Sıyâm, 189-190 [1159]) buyurmuştur.

Bağış Yapmak İstiyorum