TR
BAĞIŞ YAP
TÜRK LİRASI

Kurbanla Alakalı Ayetler ve Hadisler

Kurban Bayramı hadisleri nelerdir? Kurban Bayramı ayetleri nelerdir? Öğrenmek için bu yazımızı okuyun.

Kurban sözlük anlamı itibariyle yaklaşmak, yakınlaşmak anlamına gelir. Allah’a yaklaşmak ve O’nun rızasına ermek için ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usulüne uygun olarak kesmeyi anlatır. Yüce Allah (c.c.), kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de de kurban ile ilgili ayetler buyurmuştur. Ayrıca kurban ibadetinin önemi ile ilgili hadisler aracılığıyla da Müslümanlara kurban kesmenin ve dağıtmanın sevabı bildirilmiştir. Kurban ayeti ve birçok yerde geçen kurban ayetleri kurban kesmenin delilidir. Kurban, Kur’an-ı Kerim, Sünnet ve icmâ ile sabit bir ibadettir. Dolayısıyla kurban ibadetinin önemi ile ilgili hadis ve kurban ile ilgili ayetler kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’deki deliller ile mevcuttur.

Kurban İbadetinin Geçmişi

Asırlar boyu süren kurban ibadeti, Allah’a itaatin, teslimiyetin ve verdiği nimetlere karşı şükrün bir ifadesidir. Kurban ibadeti, hepsinde olmasa bile, dinlerin çoğunda yer almıştır. İlahî dinlerden Yahudi ve Hıristiyan’larda olduğu gibi, İlâhî olmayan Totemizm, Mecusilik, Putperestlik, Zerdüştlük, Sâbiîlik, Manilik ve Brahmanizm’de, yıldızlara, hayvanlara ve nebatlara tapanlarda da vardır. Kurban görevi, İslam’da olduğu gibi, bütün dinlerde de en önemli ibadet sayılmaktadır. Yüce Allah, Hac Suresi 22/34’te şöyle buyurmuştur: “…Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık…” Her ümmet ifadesi, kurbanın yaradılıştan günümüze var olduğunu gösterir. Dolayısıyla kurbanın tarihçesi Adem (a.s)’a kadar uzanmaktadır. İbrahim (a.s), oğlu İsmail (a.s)’ı kurban etme hadisesi ile devam edip, Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in ümmetine kadar süregelmiştir.

kurbanla-ilgili-ayetler-iddef (1)

İslam’da Kurbanın Yeri Nedir?

İslamiyet’te Kur’an-ı Kerim’e ve Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in yaşamı, uygulamaları ve hadis-i şeriflerine baktığımızda Allah rızası için kurban kesmenin önemi çok büyüktür. Allah’a yaklaşma amacını taşıyan her Müslüman, çeşitli vesilelerle bu amacını gerçekleştirmeye çalışır. Bu vesilelerden birisi de kurbandır. “Karube” fiilinden mastar olup, sözlükte “yaklaşmak, Allah’a yakınlık sağlamaya vesile olan şey” anlamına gelen kurban, dini bir terim olarak, “ibadet maksadıyla belirli bir vakitte belirli şartları taşıyan hayvanı usulünce boğazlamak, ya da bu şekilde boğazlanan hayvan” demektir. Kurban bayramında kesilen kurbana udhiyye, hacda kesilen kurbana ise hedy denir.

Kurban ile Alakalı Ayetler

Kurban, Allah’ın hatırlanması ve O’nun rızasının kazanılması için emredilmiştir. Sayısız nimetlere bir şükür vesilesi ve Allah rızasının kazanılması için kurban bir fırsattır. Nitekim el-Kevser suresinde kevser nimetine şükran olarak kurban kesilmesi istenmektedir. Kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de deliller mevcuttur. Ayetlerde zikredilen hayvan kesiminin, et ihtiyacı temini için olmadığı, bunların ibadet amaçlı birer uygulama oldukları gayet açıktır. Et ve kanların Allah’a ulaşamayacağının, asıl olanın ihlâs ve takva olduğunun bizzat âyetin metninde yer alması bunu açıkça ortaya koymaktadır.

Bakara Suresi'nde Kurban

“Haccı ve umreyi Allah için tam yapın. Eğer (bunlardan) alıkonursanız kolayınıza gelen kurbanı gönderin. Kurban, yerine varıncaya kadar başlarınızı tıraş etmeyin. Sizden her kim hasta olursa yahut başından bir rahatsızlığı varsa, oruç veya sadaka veya kurban olmak üzere fidye gerekir. (Hac yolculuğu için) emin olduğunuz vakit kim hac günlerine kadar umre ile faydalanmak isterse, kolayına gelen bir kurban kesmek gerekir. Kurban kesmeyen kimse hac günlerinde üç, memleketine döndüğü zaman yedi olmak üzere oruç tutar ki, hepsi tam on gündür. Bu söylenenler, ailesi Mescid-i Haram civarında oturmayanlar içindir. Allah’tan korkun. Biliniz ki Allah’ın vereceği ceza ağırdır.” (Bakara 2/196)

kurbanla-ilgili-ayetler-iddef (3)

Hac Suresi'nde Kurban

Kurbanın meşruiyetine işaret eden başka âyetler de vardır: “Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin.” (Hac, 22/28), “Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık.” (Hac, 22/34),

“Kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken kurban edeceğinizde üzerlerine Allah’ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik. Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir.” (Hac, 22/36-37)

Kevser Suresi'nde Kurban

Şüphesiz biz sana Kevseri verdik.

O Halde, Rabbin için namaz kıl, kurban kes. ﴾ Kevser Suresi Ayet 1-2﴿

Fetih Suresi'nde Kurban

Onlar, inkar edenler ve sizi Mescid-i Haram’ı ziyaretten ve (ibadet amacıyla) bekletilen kurbanlıkları yerlerine ulaşmaktan alıkoyanlardır. Eğer, oradaki henüz tanımadığınız inanmış erkeklerle, inanmış kadınları bilmeyerek ezmeniz ve böylece size bir eziyet gelecek olmasaydı, (Allah, Mekke’ye girmenize izin verirdi). Allah, dilediğini rahmetine koymak için böyle yapmıştır. Eğer, inananlarla inkarcılar birbirinden ayrılmış olsalardı, onlardan inkâr edenleri elem dolu bir azaba uğratırdık. (Fetih 25)

Saffat Suresi'nde Kurban

Biz, (İbrahim’e) büyük bir kurbanlık vererek onu (İsmail’i) kurtardık. (Saffat 107)

Maide Suresi'nde Kurban

 “Onlara, Adem’in iki oğlunun haberini gerçek olarak anlat: Hani birer kurban takdim etmişlerdi de birisinden kabul edilmiş, diğerinden ise kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen kardeş, kıskançlık yüzünden), ‘And olsun seni öldüreceğim.’ dedi. Diğeri de ‘Allah ancak takva sahiplerinden kabul eder.’ dedi…” (Mâide 5/27)

– Ey iman edenler! İhramlı iken (karada) av hayvanı öldürmeyin. Kim (ihramlı iken) onu kasten öldürürse (kendisine) bir ceza vardır. (Bu ceza), Kabe’ye ulaştırılmak üzere, öldürdüğünün dengi olup, içinizden iki adil kimsenin takdir edeceği bir kurbanlık hayvan; veya yoksulları yedirmek suretiyle keffaret; yahut onun dengi oruç tutmaktır. (Bu) yaptığı işin kötü sonucunu tatması içindir. Allah, geçmiştekileri affetmiştir. Fakat kim bir daha böyle yaparsa, Allah ondan intikam alır. Allah, mulak güç sahibidir, intikam sahibidir. (Maide 95)

– Allah; Ka’be’yi, o saygıdeğer evi, haram ayı , hac kurbanını ve (bu kurbanlara takılı) gerdanlıkları insanlar(ın din ve dünyaları) için ayakta kalma (ve canlanma) sebebi kıldı. Bunlar, göklerde ve yerde ne varsa hepsini Allah’ın bildiğini ve Allah’ın (zaten) her şeyi hakkıyla bilmekte olduğunu bilmeniz içindir. (Maide 97)

kurbanla-ilgili-ayetler-iddef (2)

Kurban ile Alakalı Hadisler

Hz. Peygamber (S.A.V) de, kurbanı bir ibadet olarak kabul etmiş ve bizzat kendisi de kurban kesmiştir. Peygamber Efendimiz, meşru kılınmasından itibaren vefat edinceye kadar her yıl kurban kestiği bilinmektedir (Tirmizî, Edâhî, 11; bkz. Buhârî, Hac, 117, 119; Müslim, Edâhî, 17).

Sahih hadis kaynaklarında yer alan rivayetlerde, Hz. Peygamber (S.A.V) kurban bayramında Allah katında en sevimli ibadetin kurban kesmek olduğunu, kurbanın kesilir kesilmez Allah katında makbul olacağını ve kurban edilen hayvanın boynuzu, tırnağı da dâhil olmak üzere her şeyinin kişinin hayır hanesine yazılacağını ifade edip; bu ibadetin Allah rızası için yapılmasını tavsiye etmiştir (Tirmizî, Edâhî, 1; İbn Mâce, Edâhî, 3).

Ayrıca hicretin ikinci yılından itibaren bugüne kadar müslümanların kurban kesmeleri, bu konuda görüş birliği olduğunu da göstermektedir (İbn Kudâme, el-Muğnî, XIII, 360).

Âişe (R.A.)’dan rivayet edildiğine göre, Resulullah (S.A.V.) şöyle buyurmuştur: “Âdemoğlu kurban kesme gününde Allah katında kan akıtmaktan daha sevimli bir amel işlememiştir. O kurban, kıyamet günü boynuzları, kılları ve tırnaklarıyla gelecektir. Kurbanın kanı yere düşmeden önce Allah katında hemen kabul olunur. Bu sebeple kestiğiniz kurbanlardan dolayı sıkıntı değil gönlünüz hoş olsun.” (İbn Mâce, Edahî: 3)

Enes b. Mâlik (R.A.)’ten rivayet edildiğine göre: “Resulullah (S.A.V.) boynuzlu, alaca renkli iki koçu kendi eliyle keserek kurban etti. Besmele çekti, tekbir aldı ve keserken ayağını koçların sağ yanı üzerine koydu.” (Buhârî, Edâhî: 7; Müslim, Edahî: 3)

Resululah (s.a.v.) buyurdular ki: “Allah indinde günlerin en büyüğü Kurban Bayramı günüdür. Bunu, fazilette nefr günü (teşrik günlerinin ikinci günü) takip eder.” (Abdullah İbnu Kurt, Kütüb’ü-Sitte: Hadis no: 4561)

Rasûlullah (s.a.v.), koyunu kulağından çekerek kesmeye götüren bir kimseye rastlamıştı. Hemen müdâhale ederek: “–Hayvanın kulağını bırak, boynunun kenarından tut!” buyurdu. (İbn-i Mâce, Zebâih, 3)

Diğer Haberler

TÜM HABERLERİ OKU