Şükür kurbanı sayfamızda şükür kurbanı hakkında bilgi bulabilir, İDDEF’in kurban fiyatlarına ulaşabilir, kurbanların nerede kesildiğini ve nasıl dağıtıldığını öğrenebilirsiniz. Peki şükür kurbanı nedir, kimler keser ve nasıl dağıtır?
Bir kul olarak Allah’ın bize bahşettiği maddi ve manevi nimetler için sürekli şükür halindeyiz. Şükür kurbanı nedir diye incelediğimizde öncelikli olarak şükrün birçok uygulaması ve ibadeti olduğunu görürüz. Namaz O’na bir şükür, Oruç O’na bir şükür, kurban kesmek O’na bir şükürdür. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de de Rabbimiz bizden şükretmemizi istiyor ve şükredenleri mükâfatlandıracağını bildiriyor.
Biz de şükrümüzün bir ifadesi olarak O’nun rızasını kazanmak, ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin de etinden istifade etmesi için kurban kesebilir, şükrümüzü yoksullarla paylaşabiliriz.
İşte herhangi bir vesileyle Allah’a şükretmek için kesilen bu kurbana şükür kurbanı denir. İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu (İDDEF) bağışladığınız kurbanı mazlum coğrafyalarda keserek, yoksul Müslüman kardeşlerimize ilk elden teslim ediyor. Onların da mutfağında et pişiyor, kalpten kalbe paylaşmanın köprüsü kuruluyor.
Allah-u Teala Kevser Suresi, 1-3. Ayetlerinde mealen şöyle buyurur; “Şüphesiz biz sana bitip tükenmez nimetler verdik. Şimdi sen Rabbin için namaz kıl ve kurban kes! Asıl sonu gelmeyecek olan, sana karşı nefret duyandır.”
Bağışladığınız küçükbaş ya da büyükbaş hisse şükür kurbanı yurtdışında hizmet verilen ülkelerde kesilmektedir. Bazı ülke ve bölgelerde kurban etine ciddi oranda ihtiyaç duyulmaktadır. İşte bu duruma göre hareket edilerek kurbanınız itina ile seçilip, veteriner kontrolünün ardından İslami usul ve kaideler gözetilerek kesilir. Dağıtım için parçalara ayrılan kurbanlık et, aracı kurum olmadan ilk elden yoksullara ulaştırılır.
Şükür kurbanı, bir nimete kavuşma, bir sıkıntıdan kurtulma veya özel bir olayı kutlama vesilesiyle Allah’a şükran sunmak amacıyla kesilen kurbandır. Şükür kurbanının kesim şartları, genel kurban kesim şartlarına benzer. Yani şükür kurbanı şartları olarak bilmemiz gereken ilk şey sünnet olduğudur. İlk olarak kurbanlık hayvan seçimiyle başlanır. Küçükbaş ya da büyükbaş hayvan seçiminin ardından kesim yerinin ve zamanının İslami usul ve kaidelere uygun olması gerekmektedir.
Şükür kurbanı, yılın herhangi bir günü kesilebilir. Belirli bir vakit zorunluluğu yoktur, nimete ulaşıldıktan sonra ilk fırsatta kesilmesi önerilir. Şükür kurbanı kesim duası ve niyeti aranan şartlar içindedir. İster kurban niyetiyle olsun ister başka bir amaçla olsun hayvan kesilirken besmele çekilmesi gerekir. Kurban kesilirken “Bismillahi Allahü ekber” denilir. Kesim anıyla birlikte Teşrik tekbiri getirilir. “Allahu ekber Allahu ekber. Lâ ilâhe İllâllahu vallahu ekber. Allahu ekber ve lillâhil hamd” Meali şudur: Allah her şeyden yücedir, Allah her şeyden yücedir. Allah’tan başka ilâh yoktur, Allah her şeyden yücedir. Allah her şeyden yücedir, hamd sadece O’na mahsustur”
Etin paylaşılması en önemli husustur. Allah'a (c.c) şükür için kestiğin kurbanın etiyle ihtiyaç sahibi kimseleri sevindirebilirsin. Şükür kurbanında temel olan, samimiyetle ve Allah’a şükür amacıyla yapılmasıdır. Bu vesileyle, kurbanını vekalet yoluyla bağışlayabilir, mazlum coğrafya dediğimiz Afrika, Asya, Ortadoğu ve Balkanlar'da kurbanının kesim ve dağıtım işlemini gerçekleştirebilirsin.
Şükür kurbanı nasıl kesilir sorusuna yanıt ararken, ilk bakılması gereken nokta kurbanlık hayvan seçimidir. Küçükbaş ve büyükbaş olarak ikiye ayrılır. Şükür kurbanı için koyun, keçi, sığır veya deve kesilebilir. Yani küçükbaş daha uygundur veya büyükbaş hisse daha uygundur diye bir şey söz konusu değildir. Kişi, kalbinden hangisi geçiyor ise uygun olanı kesebilir, kestirebilir.
Elbette ki hayvanların belirli yaş sınırları vardır. Koyun ve keçi en az 1 yaşında olmalıdır. İnek, dana, manda, sığır en az 2 yaşında, deve ise en az 5 yaşında olmalıdır. Kurbanlık hayvanın herhangi bir sakatlığı, hastalığı, körlüğü olmamalıdır. Kulağı, boynuzu veya kuyruğu tamamen kopmamış olmalıdır.
Adak kurbanı ile şükür kurbanı arasında bazı önemli farklar vardır. Adak kurbanı, kişinin kurbanı kendisine vacip kılmasıdır. Şükür kurbanı ise sünnettir. Maddi ve manevi olarak Allah'a (c.c) şükrünü kurban keserek ifade etmek isteyen kişi, kurban kesebilir, kestirip dağıtılması için bağış yapabilir.
Adak ve şükür kurbanı arasındaki fark niyet ve gerekliliktir. Adak kurbanı, bir dileğin veya isteğin gerçekleşmesi şartıyla adanan kurbandır. Kurban adayan kişinin kurban kesmesi vaciptir. Kişi, bir isteğinin gerçekleşmesi için Allah’a (c.c) söz verir ve "Eğer dileğim gerçekleşirse kurban keseceğim" gibi bir adakta bulunur. Bu dilek gerçekleştiğinde, adak kurbanını kesmek zorunludur. Yani kurbanını kendisine vacip kılar. Eğer kişi bu adağı, bir şartın gerçekleşmesine bağlamışsa bu şart gerçekleşince kesmesi gerekir.
Şükür kurbanı ise bir nimete kavuşma, bir tehlikeden kurtulma veya herhangi bir olaya teşekkür etmek amacıyla kesilir. Bir zorunluluğu yoktur; kişi Allah'a olan şükrünü ifade etmek için gönüllü olarak bu kurbanı keser.
Adak ve şükür kurbanını birbirinden ayıran en önemli husus kurbanın şartları ve hükmüdür. Yani Eğer kişi adakta bulunmuşsa ve dileği gerçekleşmişse, kurbanı kesmek vaciptir. Şükür kurbanı ise yapılması zorunlu olmayan, gönüllü olarak yapılan bir ibadettir. Kişi bu kurbanı kesip kesmemekte serbesttir.
İkinci fark ise etin yenilmesi ve dağıtılmasıdır. Adak kurbanının etinden adak sahibi ve yakınları yiyemez. Şükür kurbanında etin paylaşımı konusunda bir kısıtlama yoktur. Kurbanı kesen kişi, etin bir kısmını kendisi ve ailesi için ayırabilir, geri kalanını da dilediği kişilere verebilir ya da ihtiyaç sahiplerine dağıtabilir.
Üçüncü fark ise kesim zamanıdır. Adak, belirli bir dileğe bağlı olarak adandığından, o dilek gerçekleştiğinde en kısa zamanda kesilmesi gerekir. Şükür kurbanı ise yılın herhangi bir günü ve saati kesilebilir.
Şükür kurbanını kesen kişi şükür kurbanı yenir mi sorusunu sorar. Kurbanı bağış yaparsa hepsini ikram etmiş olur. Şükür kurbanı kimler yiyemez diye baktığımızda herkesin yiyebildiğini görürüz. Şükür kurbanını eğer kendimiz kesiyorsak etinden yiyebildiğimiz gibi usûl ve fürû’a yani üstsoy ve alt soy şeklinde ifade ettiğimiz anne, baba, dede ve nineler çocukları ve torunlarına da şükür kurbanından yedirebiliriz. Kurban etinden ihtiyaç sahibi akraba, komşu ve kimselere dağıtabiliriz.
Allah-u Teâla’ya kalben yakınlaşmamız, verdiği sayısız maddi ve manevi nimetler için teşekkür ifademizden biri de şükür kurbanıdır. Üzerimizdeki nimeti tamamlayan O’dur ve biz O’nun rızası için kurban keseriz. Bu vesileyle şükür kurbanını dilediğiniz zaman kesebilirsiniz. Elbette ki maddi olarak da uygunsak kesmek ve mazlum coğrafyalardaki yoksul kardeşlerimize ulaştırmak sizi ve onları mutlu edecektir. Ayrıca şükür kurbanı, temettu veya kıran haccı yapan kişilerin, aynı mevsimde hac ve umreyi beraberce yaptıkları için Harem bölgesinde kestikleri kurbandır.
Evet yiyebilir. Şükür kurbanının etinden kendiniz yiyebildiğiniz gibi muhtaç kimselere de dağıtabilirsiniz. Eğer ‘Ben kurbanımı yurtdışına bağışlamak istiyorum’ diyorsanız İDDEF’i vekil tayin ederek şükür kurbanınızı eti bayramdan bayrama gören Afrika ve Asya’daki kardeşlerimize ulaştırabilirsiniz.
Şükür kurbanı gerçek ihtiyaç sahiplerine dağıtılır. İDDEF olarak, yaptığınız şükür kurbanı bağışını yılın her dönemi, Afrika, Asya ve Balkanlar’da öncelikli olarak medreselerimizde okuyan, ilim talebelerine ve yoksul ailelere dağıtıyoruz.
Diğer Yazılar
TÜM YAZILARI OKU