Küçükbaş yada büyükbaş hisse vacip kurban kesecek veya bağışlayacak kişinin öncelikle kurbanını kurbanlık vasfını taşıyan hayvan alarak alması yada güvenilir kurumlara vekaletini vererek emanetini teslim etmesi gerekir. Küçükbaş kurbanlığın 1 yaşını, büyükbaş 2 yaşını deve ise 5 yaşını doldurmuş olması gerekir. Alacağımız kurban kesileceği yere kadar gidemeyecek şekilde zayıf, hasta, kulağının birisi yok, dişleri kırık, eksik, bir veya iki gözü görmeyen, doğuştan özürlü, topal ise kurbanlık kriterlerini taşımamaktadır. Kurbanlık hayvan psikolojik ve fiziksel olarak rahatsız edilmeden kurban kesimi öncesinde aşırı soğuk ya da aşırı sıcak yerde bekletilmemesi gerekir. Peki, kurban ne zamana kadar kesilebilir? Kurban Bayramının 3. Günü akşam namazı vaktinden öncesine kadar kesim tamamlanmalıdır. Hayvanların birbirini görecek şekilde kesilmesi uygun değildir. Kurban, dini kural ve kaidelerin gerektirdiği özel koşullar dikkate alınarak korkutmadan, en az acı verecek ve süratli şekilde, hijyen kurallarına ve usulüne uygun olarak kesilmelidir. Kurbanlıklara eziyet edilmeden İslami koşulların gerektirdiği şekilde bir kesim olmalıdır. Hayvanın canını teslim etmeden başının gövdesinden ayırmak uygun değildir ve bu nedenle yemek ve nefes borularıyla, iki atardamarından en az birinin kesilmesinin ardından bir süre can vermesi beklenmelidir. Çevre temizliğinin de dikkate alınarak yüzme ve parçalama işleminin ardından kurban dağıtım için hazır hale gelir.
Kurban, asli ihtiyacı dışında nisap miktarı birikimi (yani 96 gr altın veya değerinde mal varlığı) olan kişilere vaciptir. Yiyecek, bir yıllık geçimini sağlayacak malı, evi, arabası olan kişiye kurban farzdır. Ev, araba asli ihtiyaçtır. Arabası olmayan kişi kurban kesmez diye bir şey yoktur. İmkanı vardır ama arabası yoktur o kişi kurban kesebilir. Örneğin bir kişinin 50 bin TL’lik borcunun yanı sıra 100 bin TL’lik bir arsası var. Arsayı satıp borcunu kapatıp 50 bin TL de kendine kaldığı için kişinin kurban kesmesi vaciptir. Kurban aynı zamanda Müslüman olan, buluğ çağına ulaşmış, akıllı ve hür olan kimselere farzdır.
Erkek veya kadın kurban kesme bilgisine ve gücünü hakimse kurbanı kesebilir. Adına kesilen kurban meselesinde ise Kurban bayramında erkeğin, eşi için kurban kesmesi gerekir mi diye sorulur. İslam dininde aile fertleri arasında mal ayrılığı esası vardır. Bir aile içinde karı, koca ve çocuklardan her birinin malı ayrı ayrı belirlenmişse kendilerine aittir. Kurban ferdi mülkiyet yani bireysellik esastır. Yani ibadetin farz olması her bir bireyin müstakil mal varlığıyla alakalıdır. Bundan dolayı bir kişi eğer buluğ çağına girmiş ise ve artık kendisi mali ibadetler ile sorumlu ise kendine ait mal varlığının asli ihtiyacı dışında nisabı aşan bir mülkiyeti oluşturmasıdır. Kişinin kendine ait mal varlığı nisap miktarına ulaştırmıyorsa kurban ibadeti vacip olmayacaktır. Örneğin bir kişi ailesi için ‘bizim malımız ortak ve her şey ikimizindir’ dese dahi mesele ibadetle alakalı olduğu zaman mali durumun tespit edilmesi gerekecektir. Bu itibarla aile fertlerinden karı, koca ve buluğ çağına girmiş evlatlardan kimin borcu ve temel ihtiyaçları dışında 80.18 gr altın değerinde parası veya artırıcı olmasa bile nisaba ulaşan fazla malı varsa, o kimse zengin sayılır. Bu şartlara ve Hanefîlere göre aile fertlerinden dinen zengin sayılan her kişi, fitre vermekle mükellef oldukları gibi, kurban bayramında da kurban kesmekle yükümlüdürler.
Kurban kesimi için keskin bir bıçak ve ayakların bağlanması için ip gereklidir. Temizliğe dikkat etmekle birlikte kesim için izin verilen yer belirlenmelidir. Günlük kesimdeki hayvanlar olsun veya Kurban Bayramı’nda kesilen kurbanlar olsun hayvana eziyet etmemeliyiz. Peygamberimiz (SAV) kesim esnasında hayvana eziyeti yasaklamıştır ve keserken düzgün, doğru ve keskin bıçak kullanılmasını emretmiştir.
Ehli kişilerce kesilecek kurban öncelikle kıbleye yönüne yatırılmalıdır. Kurban kesim niyetinin asıl yeri kalptir. Kurban keserken, kestirirken veya vekaletini verirken ‘üzerime vacip olan Kurban Bayramı kurbanını kesmeye ve yahut kestirmeye’ diye niyet ederiz. Kurbanı eğer kendimiz kesebiliyorsak kendimiz eğer kesemiyorsak ehli bir kişiye kestirebiliriz.
Kişi kurbanı kendi kesecek ise kendisi tekbir getirmeye başlar ve tekbir esnasında kurbanı keser. Eğer kişi kurbanını bir başka kişiye kestirecek ise ilk olarak kurban vekaletini verir. ‘Benim kurbanımı kesmen için seni vekil tayin ettim’ demesinin ardından kesen kişi de ‘Allah rızası için kabul ettim’ der. Akabinde tekbir getirmeye başlar ve kesilir.
“Allâhü ekber Allâhü ekber lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber, Allahü ekber Allahü ekber ve lillâhi’l hamd” diye 3 kere tekbir getirilir. Tekbir bitince “Bismillahi Allahü ekber” diyerek bıçak kurbanın boğazına dayanır ve kesim işlemi gerçekleştirilir.
Kurbanlık hayvan gözlerinin bir bez ile bağlanması (bıçak ve diğer kesilecek hayvanları görmemesi için) ve kıble yönüne doğru sol tarafına yatırılmasının ardından 3 ayağının bağlanması gerekir. Ön 2 ayağı ile sol ayağının bir araya bağlanır ve sağ arka ayağı serbest kalır. Arka sağ bacağının serbest bırakılmasının sebebi ise hayvanın kesildikten sonra rahat bir şekilde can vermesi içindir.
Bıçak keskin olmalıdır ve kurbanı kesen kişi sağ eliyle beş parmağıyla kurban bıçağını kavramalı ve sağlam tutmalıdır. Hayvanın sol elle çenesini tutmalı, eziyet ve acı çektirmeden süratli bir şekilde kesilmelidir.
İslami usul ve kaidelere göre kurbanlık, yemek ve nefes borularıyla, iki can damarından en az birinin kesilmesi gerekir. Hayvanın canını teslim etme süresinin ardından başı gövdesinden ayrılmalıdır.
Her Kurban Bayramı döneminde kurban kesimi ve bu ibadete yönelik bilgilendirmeler de önem kazanıyor. Kurban, temiz ve hayvanı rahatsız etmeyecek yerde, gerekli çevre koşulları sağlanarak kesilir.
Bir kurbanlık hayvan kesilir, yüzülür, temizlenir ve parçalara ayrılır. Kurban kesiminin ardından veya vekalet yoluyla bağış yaptıysa kesim bilgisinin gelmesinin ardından kişi Allah’a şükrünü ifade etmek için iki rekatlık nafile namazı kılabilir. Parçalara ayrılmasının ardından ise eşit ve adil şekilde paketlere konularak fakir kimselere teslim edilerek ibadet yerine getirilir. Hayvanın ödü, kanı, idrar torbaları, bezeleri, cinsel organları ve yumurtalarını (insan sağlığına zararlı olabilecek) yemek tahrimen mekruhtur. Bu organları kurban kesimi sonrası temizlik ve sağlık için toprağa gömmek öncelikli olmakla birlikte çevreyi kirletmemek kaydıyla hayvanlara da verilebilir.
Yardımlaşma ve dayanışmanın en güzel örneklerinden olan kurban; kesme, yüzme ve parçalama işleminin ardından paketlenip dağıtım için hazır hale gelir. Kurban fakir fukara, garip guraba kimselere verildiği gibi borç nedeniyle kurban kesemeyen kişilere de dağıtılır. Neden kurban kesilir dersek kurbanla beraber sene içinde et yiyemeyen kimselere ulaşılır. İDDEF, Afrika ve Asya’da yıl boyunca adak, akika, şükür kurban emanetlerini yoksul kimselere ulaştırdığı gibi vacip kurban organizasyonuyla milyonlarca kişiye et dağıtıyor. Özellikle Afrika’nın çok fakir bölgelerinde seneden seneye et yiyen insanlar Kurban Bayramı’nın mutluluğunu yaşıyor.
Kurban kesmedeki amaç yokluk ve yoksulluk içindeki insanların et yemesi olduğu için kurban eti fakir kimselere verilmesi uygundur. Kurban eti zengin kimselere, imkanı olduğu halde kurban kesmeyene, kurban kesmeyi inkar edene verilmez.
Kurban kesiminin ardından adil ve eşit şekilde pay edilen etler gerçek ihtiyaç sahiplerine dağıtılır. Peki kurbanın ne kadarı dağıtılır ve dağıtımı nasıl olur? Temizlik, pay eşitliği içinde paketlenen etler ihtiyaç sahibine tebessüm ederek mutlu edecek şekilde evine teslim edilir. Yurtdışı kurban organizasyonunda islami usül ve kaidelere göre kesilen kurban küçükbaş veya büyükbaş hayvana göre eşit şekilde pay edilip torbalara konularak görevli ekiplerce dağıtılır. Peygamber Efendimiz (SAV), paylaşmanın ve dayanışmanın sembollerinden olan kurbanı üçe taksim etmeyi yani bölmeyi tavsiye etmiştir. Bir bölümünü fakir ve yoksul kimselere dağıtmak, bir bölümünü eve gelen misafirlere ikram etmek bir diğer bölümünü ise çoluk çocuğunla yemek üzere ayırmak şeklindedir. Fakat Peygamber Efendimiz yüce gönüllülüğüyle kurbanın 3'te 2'sini hatta tamamını da dağıttığı olmuştur.
Kurban namazı diye bir başlık yoktur. İslam dininde temel olarak kurban namazı diye bir namaz bulunmamaktadır. Kurban kesilmesinin ardından namaz kılmak şarttır, gereklidir, farzdır inancı yanlıştır. Kurban kesildikten sonra kurban sahibi Allah’a hamd-ü senada bulunmak, şükrünü ifade etmek için 2 rekat nafile, şükür namazı kılabilir.
Diğer Yazılar
TÜM YAZILARI OKU